Bugun...


MACİT SOYDAN

facebook-paylas
SİNEMA FİLMİ, TİYATRO OYUNU, DİZİ...
Tarih: 13-05-2025 17:32:00 Güncelleme: 13-05-2025 17:32:00



Geçmişte vatandaşın en büyük eğlence kaynaklarından biri sinema, bir diğeri de tiyatroydu. Sonra kanal sayısı arttıkça buna diziler de eklenmeye başladı. 

 


Ama bugün farkındaysanız, dizi sektöründen sonra sinema da zorda. Filmler birer birer iptal ediliyor.

 


Eskiden rahatlıkla gidebildiğiniz sinema ve tiyatro ardı ardına yapılan yüzde 300'e varan zamlarla vatandaşa "Film ve tiyatro izlemeyin" mesajı vermekte.  Özellikle sinemada gişelerdeki düşüş beyazperdeye yansıdı ve yeni film projeleri iptal edilirken tamamlanmış filmler de vizyona konulmamaya başladı.

 


Bir örnek verirsek, başrol oyuncusunun (Ekin Koç)  bile hazır olduğu, Ketche lakaplı yönetmen Hakan Kırvavaç’ın yöneteceği, Barış Manço’nun hayatının anlatılacağı film projesi geçtiğimiz günlerde iptal edildi.

 


2020’den itibaren popülerleşen yabancı dijital platformların oyuncu kaşelerini artırması, Türkiye’deki film maliyetlerinin de artmasına yol açtı. Ülkedeki sinema seyircisi sayısı ise pandeminin öncesindekinin yarısında kaldı. 

 


Barış Manço'nun hayatını konu alan filmin iptal edilmesinin ardından, Yüksel Aksu’nun yönetmenliğini üstlendiği Yılmaz Güney filmi projesinin çekimlerinin de benzer sebeplerle ertelendiği haberleri yayınlanmaya başladı. Tamamlanan bazı komedi filmlerin de vizyon endişesiyle bekletildiği söylentiler arasında. 

 


Seyirci sayısındaki azalma sebebiyle artık sadece sinemalar için film yapmak mantıklı görünmüyor. Öte yandan dijital platformlar da film almakta iştahlı değiller. Bu sebeple büyük bütçeli işler aksamaya başlıyor. Bütçesi 100 milyon liraya yakın olan sinema eserlerinin çekilmesi mümkün görünmüyor. 

 


Zaten geçtiğimiz yıllarda yapılan büyük bütçeli işler de yeterince seyirci çekemedi. Mesela ‘Sadık Ahmet’, "Murat Göğebakan" ve ‘Cem Karaca’ filmleri çeşitli sebeplerle bekleneni vermedi; ilgi görmedi. Sektörde oyuncular para kazanıyor ama yapımcı ve yayıncı kaybediyor. Artık kalitesi düşük korku vs. türünde işler yapılıyor. Bu da sinemayı daha çok dibe çekiyor.

 


Gişe filmi çekmeyi planlayanlar, sinemada maddi karşılıklarını alamayacaklarını düşündükleri için sete çıkmıyorlar. Türkiye’deki dijital platformlar ise çok az film projesi yapıyor. Şu an sadece diziye odaklandılar. Dolayısıyla sektörde büyük bir yavaşlama var. Film yapımcılığı, korkulacak bir alan hâline geldi. 

 


Tüm bu değerlendirmeler göz önüne alındığında, sinema sektörünün de kısır döngüye girdiğini söyleyebiliriz.

 


Sinemalarda 'büyük' yapımların yer almaması izleyicinin salonlara gitmemesine yol açıyor. Sinema salonlarından uzaklaşan izleyici, yeniden başarılı bir yapım gelmediğinde de gitmemeyi tercih ediyor. Aynı zamanda salonların artan ücretleri de izleyiciyi uzaklaştıran sebeplerden biri olarak görülüyor. 

 


Geriye evde oturup seyredebileceğiniz diziler kalıyor. 

 


Herkesin malumu, yılbaşı ve bayramların ardından dizilerin birer hafta yayınlanmaması normal karşılanıyordu. Ancak özellikle 2024-2025 sezonunda dizilerin 'tatil'leri uzamış, bu süreç 2-3 haftayı bulmuştu. Yerli diziler bu sezon sık sık reklam gelirlerindeki düşüklük sebebiyle iptal edilmişti.

 


Geçtiğimiz sezonlarda yılbaşı ve bayramların ardından verilen birer haftalık ara bu sezon 2-3 haftayı buldu. 2024 yazında yalnızca bir yaz dizisi yapılırken pek çok proje 2025'in eylül ayına ertelendi. Sık sık alınan bir başka haber ise bazı dizilerin iptal edilmesi oldu. 

 


Dizi sektöründe yaşanan bu olumsuz gelişmelerin nedeni olarak ise reklam gelirlerindeki düşüklük gösterildi. Aynı zamanda artan maliyetler ve oyuncuların kaşelerindeki önlenemez artış da dizilerin iptal edilmesinin önünü açtı. Sektörde kısır döngüye girildiğine dair kanı da böylece kabul görmeye başladı.

 


Birçok dizi yayınlanmaya başladıktan bir kaç hafta sonra final yapıyor, bazıları çekildiği halde yayınlanmıyor ve bekletiliyor. Nedeni ise artan maliyetler ve reklam gelirlerinin azlığı. 

 


Bu gidişle sinema ve tiyatrodan sonra akşamları şöyle ayaklarımızı uzatıp keyifli ve kaliteli bir dizi izlememiz bile artık rüya haline gelecek. 

 

 

Nota ve Tınıyla... 

 

 

macit.soydan@gmail.com



Bu yazı 4409 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ

Henüz anket oluşturulmamış.
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI