Yıllar öncesiydi…
Ankara Ulus Meydanı’nda, tam da Ata Binmiş Atatürk Heykeli’nin arkasında, 12 katlı bir binadaydılar…
Her katta bir başka spor dalının federasyonlarının bulunduğu o tarihi bina…
Atletizm, masa tenisi, hokey, boks, güreş, taekwan-do, judo, karate, tenis; daha aklınıza gelen tüm sporların en üst resmi makamı federasyonlar o binaydı…
Her kat en fazla 100 metrekare vardı ya da yoktu; bir başkan odası, bir arşiv ve dosya odası, bir sekreterya ve bir danışman odası o kadar…
Yıllarca o mütevazi şartlarda; madalya anlamında; altınsız olimpiyat, altınsız turnuva, altınsız şampiyona geçirmediler….
Sonra…
Sonra denildi ki, itibarımız zedeleniyor; Ulus’taki bu ‘Kıtıpyöz(!)’ binada saygınlık sağlanamıyor; her bir federasyon modern binalara taşındı; cam cepheli, üç asansörlü, teraslı, kokteyl salonlu filan; itibar, sükse ve makyaj on numara…
En küçük federasyon makam masası, en az masa tenisi masası kadar büyük, bakın en az o kadar…
En az üç danışman, iki sekreter, basın danışmanı, yayın danışmanı, arşiv sorumlusu; kadro olmuş üç misli…
Zaman zaman denk geliyorum; mahalli turnuva ya da kamplar için şehirlerarası seyahatlere gidiyorlar sporcularla birlikte…
Nadiren misafirhane ama, çoğu zaman beş yıldızlı oteller, açık büfe yemekler, sınırsız imkânlar; peki madalya, altın madalya…
Yok…
Geçen yıl tüm federasyonların harcadığı para, 450 milyon TL’nin üzerinde; sonuç….
!!!!!!!!!!!!!!!!!
Şanımızı, şerefimizi, onurumuzu kim kurtarıyor peki?
Gurur kaynağmız paralimpikler…
Yain hayatın getiriis sonucu engelli kalanlar, engelli bir yaşam sürdürmek zorunda kalanlar…
Engelli sporcularımız, utanmasalar tek bir madalya bırakmadan gelecekler Paris’ten, ayıp olmasın diye birkaç tanesini mecburen bırakıp geliyorlar, gelecekler…
Hani bir olumsuzluk karşısında, ‘Bu işte bir sakatlık var’ deriz ya…
Hakikaten bu işte bir ‘Sakatlık var’ ama, ‘Sakatlık’ olgusuna sahip olanların muhteşem bir başarısı var; sağlam kafanın sağlam vücutta büyümesi gerektiği doktrini ile yetişmesi gereken sağlamlarda ise gerçek bir sakatlık söz konusu…
400 küsur sporcu ile gittik Paris’e, tabii tüm federasyon başkanları, yöneticiler filân…
Şu paralimpik müsabakalar da bitsin de 8 Eylül’de…
10 Eylül günü törenle TUSYF’yi kuralım; tüm federasyon yöneticilerini de üye yapalım…
Ne mi TUSYF?
Yılda 450 milyon TL harcayıp, sırça köşklerde oturup; 450 küsur sporcu ile tek altın madalya alamayan spor federasyonu yöneticilerinin doğal üye sayılabileceği; ‘Türkiye Utanmaz Spor Yöneticileri Federasyonu’…
Hayırlı uğurlu olsun…
gaziantep escort,gaziantep rus escort,gaziantep escort,seks hikayeleri
tesettürlü escort ,fatih escort ,türbanlı escort ,travesti escort ,taksim escort ,beylikdüzü escort ,çapa escort
beylikdüzü escort ,istanbul escort ,beylikdüzü escort ,ataköy escort ,esenyurt escort ,avcılar escort ,bakırköy escort ,esenyurt escort ,esenyurt escort ,avcılar escort ,beylikdüzü escort