Çok meşakatli bir uğraş gibi görünse de; özen gösterilmiş gastrnomi  sunumları, zaman zaman yiyecekleri tıpkı bir sanat eseri görselliğinde servis etmeye olanak tanıyor. Tabak süsleme sanatı, bu sunumlar arasında tercih edilebilecek en muhteşem, en göz alıcı ve dolayısıyla da en çok müşteri çekici seçeneklerden biri olarak karşımızaçıkmaktadır. Burada aklınıza lezzete lezzet katmakla ilgili bir husus ya da yalnızca bir tasarım ve sunum tekniğinden çok daha fazlası gelmelidir. Aslında bu süslü yemek sunumuna ‘Food Display’ deniliyor. Gastronomi Turizmi’nin de bu kavramın inceliklerinden azami faydalanması lazım geliyor. Gerçekten maharetli ve usta bir gastronomi  uzmanının; ellerinde iştah açıcı ve unutulmaz bir deneyim yaratılabilir. Bilinmelidir ki; dünya çapında gerçekleştirilen araştırmalarda tabak süsleme teknikleri kullanılarak ortaya konulmuş bir yiyeceğin; keza içeceğin; tüketicilerde iştaha ve seçime yönelik olarak, özellikle de psikolojik olarak tetikleyici ve ilgi çekici bir unsur olarak da karşımıza çıkıyor. Öyle ya, ‘Steak Hawai’ tabağında, güneş şekli verilmiş kızarmış muz ve ağaç şekli canlandırılmış bir brokoli parçacığı ile yapılan sunumun, ne kadar görsel bir çekiciliği vardır. Ya da sütül tatlılarda dahi, arçın tozu ile yazılan bir harf ya da logonun; etkisini kim göz ardı edebilir ki?

Yiyecek ve içecklere lezzet kadar, görsel olarak da özenmek;  tamamen müşteri odaklı bir  gastro-davranış tutumu olarak algılansa da, işi yapanın iişni ne kadar ciddiye aldığını da gösterir. Yıllar önce hayatımızda önemli bir yer tutan, vitrinli büfeleri aklınıza getirin, orada pişmemiş tostların  ön kısmından, kaşar peyniri, sucuk, dil ya da karışık malzemeler,  adeta ‘Dil çıkartır’ gibi bir görselle müşterinin gözüne gözüne sokulurdu. Amaç, bol malzeme hissi uyandırarak, müşteride görsel psikolojik bir etki yaratmaktan başka bir şey değildi. Bunun, sadece lüks lokantalarda değil, tüm lokantalarda ve hemen her yemekte karşımıza çıktığnı ve gastronomi turizmi atağı olarak, tirestlerin karşısına çıktığını hayâl edebiliyor musunuz? ‘Yeme de yanında yat’ değil, ‘Haydi alma da yanında yat’  sözü bile doğabilir buradan…

Anlayacağınız, misâl köfteyi, ızgara eti; sadece kuyruk yağı ile kokutarak müşteri çekmek yetmeyeektir artık, görsel bir zevk yaratarak; bir adım daha öne çıkılmış olunacaktır.

Kullanılan malzemelere ve tabaktaki diğer unsurlara uygun bir şekilde dizayn belirlenmesi, yardımcı ürünlerin kullanımı ve perspektifsel kompozisyon, tabak süsleme sanatının temellerini oluşturan unsurlar arasında bulunuyor. Bazı şairler, resimlere özel şiirler yazar; siz de bu sayede bir tabakla bile hikaye yazabilirsiniz. Böylece; tabak süsleme sanatını kullanarak; basit bir estetik görüşten ayrışıp, başta gastronomi turizmi olmak üzere, tüm gastro-vizyonlara yön veren ve yeni dinamiklerin oluşmasına olanak sağlaan bir yeni yenek odaklı sektör de yaratabilirsiniz. Bu sayede de, ‘Heykeltraş Aşçı’ kavramının yanına bir de ‘Ressam Şef’ imajı koyulabilir.

 Yetenekli ve profesyonel şefler, özenle hazırladıkları tariflerine yaptıkları son bir gurme ve görsel dokunuşla; onları görsel bir şölene titizlikle dönüştürebilir.

Tabii ki, öyle de olsa,  böyle de olsa; o yemek taş çatlasa on-onbeş dakikada yenilip bitirilmeyecek mi?’ diyebilirsiniz ama bu pek de öyle değil; bunun neticede bir de  ‘Gastro-Ekonomik’ boyutu var.

Tabak süsleme sanatı, görkemli ve bol miktarda ürünün kullanıldığı bir süslemeden çok, minimal ve ideal oranda uygulanan bir süslemeden oluşmak zorundadır. Az malzeme de olsa, bol da olsa;  görsel etik yaratmaktır mühim olan…

Dolayısıyla; tabak süsleme sanatı, ‘Savaş alanına dönmüş bir tabak’ gibi algılanmayacak,  karmaşık görselliğin aksine; oldukça minimal ve iştah açıcı özelliği de bulunan; tabii ki bunlarla beraber; estetik bir kıymete bürünmüş, tüketicide de tercihsel zevk uyandıracak dizaynlardan oluşturulur. Hem iç açıcı, hem lezzetli, hem görel albenisi olan sunumlardır bunlar ve etkisi de yoğun olur.

Tabak süsleme sanatı kullanılırken; ürün ve dizanla beraber; sunumun gerçekleştirileceği servis tabağının boyutu,  porselen kalitesi, cansa cam  kalitesi, şekilsel tasarımı ve işlevselliği de son derece mühim. Sunumun önüne geçmeyecek, ideal boyutlardaki sunum ürünlerinin tercih edilmesi, başarılı bir sunum hazırlamanın altın mihenk taşıdır bu sanatta…

Şu asla ve asla akılda çıkartılmamalıdır ki; özellikle gastrnomi turizminde; göze hitap eden sunumun zayıf yoksun bırakılmış yiyecekler, turistlerin; beslenme ihityaçlarnı karşılamaktan öteye geçemez.

Elbette bir başka asli unsur ise, sunumlarda besin değerlerinin dengli bir biiçimde harmanlanmış olması. Protein, vitamin, mineral, karbonhidrat ve sebze lezzet değerlerinin tabak içinde dengeli bir biçimde sunulması gerekmektedir.

Tüm görselliği sağladıktan sonra ise, sıra başarımızı, gastronomi turizminin içine nasıl adapte edeceğimize geliyor. Bu da iyi bir reklam kampanyası ile olur.

Burada tabii ki, uzun vadede il ve ilçe  turizm müdürlükleri bünyesinde teşekkül ettirilecek olan il ya da ilçe ‘Gastronomi Turizm Başkanlıkları’na bağlı olarak faaliyet gösterecek olan ‘Yöresel Lezzet Sunum Denetmenleri’ devreye girecek, ilgili yiyecek ve içeceğin gerek kalite, içerik ve lezzet; gerekse sunum kontrellirini yapacaktır…