GASTRONOMİ TURİZMİ UZMANI BOĞAÇ YÜZGÜL’DEN ‘GASTRO-İHMALKARLIK’…
Gurme ve Mutfak Yazarı Boğaç Yüzgül; gastronomi konusunda makaleler kaleme aldığı GÜNDEM EKONOMETRE’deki köşesindeki yeni yazısında; ‘Türkiye’de gastronomi tirizmi yapısı’ konusunu ele aldı.
Güncelleme: 11-09-2024 04:48:29 Tarih: 11-09-2024 04:37
Gastronomi&Gastronomi Turizmi Uzmanı, Gurme ve Mutfak Yazarı Boğaç Yüzgül; gastronomi konusunda makaleler kaleme aldığı GÜNDEM EKONOMETRE’deki köşesindeki yeni yazısında; ‘Türkiye’de gastronomi tirizmi yapısı’ konusunu ele aldı.
Türk ve Dünya Mutfağı üzerine yaptığı çok sayıda gönüllü çalışma ile başta gastronomi sektörü olmak üzere birçok kesim tarafından büyük takdir toplayan ve aynı zamanda Dünya Şarap Lezzetçileri Birliği Üyesi konumunda da bulunan Uluslararası Mutfak Sanatçıları ve Gurmeler Birliği Türkiye Masası Yönetim Kurulu Onursal Üyesi, Dünya Yöresel Lezzetleri Tanıtma Platformu Başkanvekili, TURİZMAGAZİNİST Araştırmacılar ve Yazarlar Platformu Mütevelli Heyet Üyesi ve Türkiye Görsel Sanatlar ve Edebi Eserler Eleştirmenleri Konsorsiyumu Genel Sekreteri Gastronomi&Gastronomi Turizmi Uzmanı, Gurme ve Mutfak Yazarı Boğaç Yüzgül; gastronomi konusunda makaleler kaleme aldığı GÜNDEM EKONOMETRE’deki köşesindeki yeni yazısında; ‘Türkiye’de gastronomi tirizmi yapısı’ konusunu ele aldı.
Makalesinde, kelli-felli tur operatörlerinin halen gastro-turları keşfetmemesinin akılalmaz bir ihmalkarlık olduğnu haykıran Gastronomi&Gastronomi Turizmi Uzmanı, Gurme ve Mutfak Yazarı Boğaç Yüzgül; ‘Yerli olsun yabancı olsun, herhangi bir turistin; herhangi bir yiyecek ya da içeceği yemesi ya içmesini; tek başına ‘Gastronomi Turizmi’ kapsamında değerlendirmek nasıl yanlış bir olgu ise, tamamen algılamamak da o derece yanlıştır. Oldukça komplike bir yapısı vardır gastronomi turizminin; sadece biraz özenilidğinde büüyk başarılar elde edilebilecek kadar basit, ancak topyekün bir anlayışla; devasa ekonomik katkı sağlayacak kadar da ciddi bir işleiyştir. Gastronomi ve gastronomi turizmi, yerel ekonomilere katkıda bulunurken aynı zamanda kültürel çeşitliliği korur ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin tutturulması açısından da son derece önemli bir vazifesi vardır. ‘Bir tane içli köftenin, bir porsiyon burma kadayıfın, bir kase Analı-Kızlı’nın, devasa bir ekonomik kalkınma sağlayacağını düşünmek fazla abartı değil mi?’ diye soracak olursanız, yanıtımız; ‘Tabii ki hayır, bir tane içli köfte bile, bu devasa yapının temel taşıdır’ olacaktır. Dolayısıyla gastronomi turizmi; garsonundan ustasına, tur operatöründen turizm yöneticilerine kadar çok geniş bir perspektifde ele alınması gereken oldukça büyük bir yapıyı içermektedir. Şu da unutulmamalıdır ki, turizm yapısı içerisinde sürdürülebilirliğin en çok önemsenmesi gereken unsuru olarak da karşımıza çıkmaktadır… Turizmin günlük ekonomiye katkı sağlayan, birçok alanla ilintili olduğu aşikârdır. ‘Gastronomi Turizmi’ ise, kimi yerde birçok açığı kapakta bir unsur olarak, bu ekonomik katkının en net ve en önemsenmesi gereken alt birimdir. Tek başına ‘Turizm’ kavramı; bir gece kalma şartı olan ve bir yerden bir yere seyahat etme gerekliliğini barındıran süreçlerin tamamı olarak algılanabilecek olsa da, ‘Gastronomi Turizmi’nin, bu şart olsun ya da olmasın; anlık bir yapısının da bulunabileceği apaçık ortadadır. İşte tam burada söyleyebiliriz ki, ‘Evet, tek bir tane içli köfte bile, turizmsel gelirlerde optimum fayda sağlayacak bir görev üstlenmiş olabilir’… ‘Konaklama Turizmi’nde, sürdürülebilirliğin, çok iyi bir konfor, çok iyi bir hitap, çok iyi bir hizmet ağı giib olgusal koşulları vardır; ‘Gastronomi Turizmi’nin ise, doğru yönlendirme ve sağlıklılık, kalitelilik, lezzetlilik ve temiz sunumdan başka koşulu yoktur. Damak tadı ve lezzet dimağı fethedilmiş bir kişinin, sürdürülebilirliğin en önemli yapılarından biri olduğu asla akılda çıkartılmamalıdır. Bu ynüyle bakıldığında, pişirme süreci gerektiren bir ürün ya da tek başına bir başka mal ya da hizmetin de gastronomi turizminin alanıan girmesi nedeniyle; bu geniş coğrafyada; Türk Mutfağı’nın çeşitliliği de göz önüne alındığında; Edirne’den Ardahan’a, Bolu’dan Kahramanmaraş’a kadar bu alanda üretici olan her bireyin, gastronmi turizminin birer gönüllü neferi olduğunu dile getirmek de yanlış olmayacaktır’ ifadelerine er verdi…
İşte Türk ve Dünya Mutfağı üzerine yaptığı çok sayıda gönüllü çalışma ile başta gastronomi sektörü olmak üzere birçok kesim tarafından büyük takdir toplayan ve aynı zamanda Dünya Şarap Lezzetçileri Birliği Üyesi konumunda da bulunan Uluslararası Mutfak Sanatçıları ve Gurmeler Birliği Türkiye Masası Yönetim Kurulu Onursal Üyesi, Dünya Yöresel Lezzetleri Tanıtma Platformu Başkanvekili, TURİZMAGAZİNİST Araştırmacılar ve Yazarlar Platformu Mütevelli Heyet Üyesi ve Türkiye Görsel Sanatlar ve Edebi Eserler Eleştirmenleri Konsorsiyumu Genel Sekreteri Gastronomi&Gastronomi Turizmi Uzmanı, Gurme ve Mutfak Yazarı Boğaç Yüzgül’ün; ‘GASTRO-İHMALKARLIK’ başlıkıl o yazısı:
GASTRO-İHMALKARLIK
‘Yerli olsun yabancı olsun, herhangi bir turistin; herhangi bir yiyecek ya da içeceği yemesi ya içmesini; tek başına ‘Gastronomi Turizmi’ kapsamında değerlendirmek nasıl yanlış bir olgu ise, tamamen algılamamak da o derece yanlıştır. Oldukça komplike bir yapısı vardır gastronomi turizminin; sadece biraz özenilidğinde büüyk başarılar elde edilebilecek kadar basit, ancak topyekün bir anlayışla; devasa ekonomik katkı sağlayacak kadar da ciddi bir işleiyştir. Gastronomi ve gastronomi turizmi, yerel ekonomilere katkıda bulunurken aynı zamanda kültürel çeşitliliği korur ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin tutturulması açısından da son derece önemli bir vazifesi vardır. ‘Bir tane içli köftenin, bir porsiyon burma kadayıfın, bir kase Analı-Kızlı’nın, devasa bir ekonomik kalkınma sağlayacağını düşünmek fazla abartı değil mi?’ diye soracak olursanız, yanıtımız; ‘Tabii ki hayır, bir tane içli köfte bile, bu devasa yapının temel taşıdır’ olacaktır. Dolayısıyla gastronomi turizmi; garsonundan ustasına, tur operatöründen turizm yöneticilerine kadar çok geniş bir perspektifde ele alınması gereken oldukça büyük bir yapıyı içermektedir. Şu da unutulmamalıdır ki, turizm yapısı içerisinde sürdürülebilirliğin en çok önemsenmesi gereken unsuru olarak da karşımıza çıkmaktadır…
Turizmin günlük ekonomiye katkı sağlayan, birçok alanla ilintili olduğu aşikârdır. ‘Gastronomi Turizmi’ ise, kimi yerde birçok açığı kapakta bir unsur olarak, bu ekonomik katkının en net ve en önemsenmesi gereken alt birimdir.
Tek başına ‘Turizm’ kavramı; bir gece kalma şartı olan ve bir yerden bir yere seyahat etme gerekliliğini barındıran süreçlerin tamamı olarak algılanabilecek olsa da, ‘Gastronomi Turizmi’nin, bu şart olsun ya da olmasın; anlık bir yapısının da bulunabileceği apaçık ortadadır. İşte tam burada söyleyebiliriz ki, ‘Evet, tek bir tane içli köfte bile, turizmsel gelirlerde optimum fayda sağlayacak bir görev üstlenmiş olabilir’…
‘Konaklama Turizmi’nde, sürdürülebilirliğin, çok iyi bir konfor, çok iyi bir hitap, çok iyi bir hizmet ağı giib olgusal koşulları vardır; ‘Gastronomi Turizmi’nin ise, doğru yönlendirme ve sağlıklılık, kalitelilik, lezzetlilik ve temiz sunumdan başka koşulu yoktur. Damak tadı ve lezzet dimağı fethedilmiş bir kişinin, sürdürülebilirliğin en önemli yapılarından biri olduğu asla akılda çıkartılmamalıdır. Bu ynüyle bakıldığında, pişirme süreci gerektiren bir ürün ya da tek başına bir başka mal ya da hizmetin de gastronomi turizminin alanıan girmesi nedeniyle; bu geniş coğrafyada; Türk Mutfağı’nın çeşitliliği de göz önüne alındığında; Edirne’den Ardahan’a, Bolu’dan Kahramanmaraş’a kadar bu alanda üretici olan her bireyin, gastronmi turizminin birer gönüllü neferi olduğunu dile getirmek de yanlış olmayacaktır…
Doğal ve kültürel alanları
keşfetmek, bilinmeyeni öğrenmek, turistik amaçla seyahat etmek turist
kavramını tanımlayan özelliklerdir. Gastronomi turizmi işte tam bu noktada devreye girer ve herhanggi bir yörede, lezzetle kucaklanmış bir turistin, yöresel reklam açısından ne denli önemli olduğunu görmemek de mümün değildir…
Ne acıdır ki, bugün sadece İtalya’da, sadece ‘Permasan Peyniri’ ile ilgili olarak bile, gastronomik turlir düzenlenmekte ve tek bir peynirin yapılışnı ve çeşitlerini tatmak üzere bile birçok organizasyon düzenlenmesine rağmen; sayısını bilemeyeceğmiz çokluktaki Türk Lezzetleir ile ilgili tek bir yöresel ya da uluslararası bir organiazsyonun halen ihmâl edilmiş olması çok ilgniç bir vurdumduymazlıktır. Oysa bu tip bir tur için yöreye getirilecek olan turist, ister istemez konaklama için de, ‘Konaklam Turizmi’ni canlandıracaktır. Kelli felli tur operatörleri, acenteler buun nasıl görmezler, akıl alır iş değildir…
Size yine abartılı gibi gelebilir ama; gastrnomi turizminin ilintili olduğu birçok alan vardır. Misâl, sosyoloji, psikoloji, sağlık, kalite yönetimi, işletme, coğrafya, kalkınma, sürdürülebilirlik, bunlardan bazılarıdır. Her fırsatta dile getiriyorum ısrarla ama, Türkiye gastronomi turizmi açısından zengin bir içeriksel ve kültürel alana sahiptir; ama adını koymadığnız hiçbir kavram; tek başına bir alan olmayacaktır işte. Örneklerimizi hep içli köfteden verdik bugün ama, siz isterseniz o yıl içerisinde gelen her yerli ya da yabancı turiste içli köfte yedirmiş olun; bu yedirme faaliyetini gastronomi turizmi faaliyeti olarak yapmamışsanız, boş bir iş olacaktır…
Dostlar alışverişte görsün mantığıyla çıkartılan ‘Türkiye’nin Gastronomi Haritası’nı, gastronomi turizminde kulanmamanız halinde; sonuç sıfıra sıfır, eled var sıfırdan öteye gidemez. Bu harita kullanılarak, sayısız gastronomi tur faaliyetleri çıkartılablir. Acilen ‘Gastro-Tur Operatörleri’ oluşturulmalı, bunlar da acilen ‘Gastro-Tur Rotaları’ belirlemelidir. Gastronomi kültürler ve yemekler arasındaki ilişkilere değinen bir alan olarak tanımlanıyor ya; arkadaş Türkiye’de hiç yoksa en az 100 tane ‘Gastro-Kültür Turu’ alanı vardır, hattâ 100 rakamının benim bu alnı küçümsemem olarak algılanması bile doğru bir yaklaşım olabilir…
Gastronomi turizminde kalitenin denetlenmesi, oto-kontrol olsun, resmi kontrol olsun; çok önemlidir. Yiyecek ve içecek imkanları, ülkemizde pek çok şehre değer ve önem kazandıracak potansiyeli barındırıyor. Başta da söylerdim, bir turistin Mısır Çarşısı’ndan bir kutu lokum alması, gastronomi turizminde başarı sağlandığı anlamına gelmez. Şeker hastası değilse, bölgeden geçen her turistin lokum almasnı sağladık mı, lokum turları düzenledik mi; işte o zaman gastronomi turizmi adına bir şey yapmış oluruz…
Gastronomi üretim ve tüketim faaliyetleri açısından ürünlerin tarlada üretilmesinden başlanıp mutfaklarda ve tabaklardaki yerini almasına kadar geçen tüm süreyi içeriyor. ‘En iyiyi, en kaliteliyi; en sağlıklı eşkilde en güzel bir zihniyetle sunmak’ olarak da tanımlayabiliriz…
Bu da ‘Gastro-Kimlik’ ile olabilir. Bakın nurtopu gibi bir yeni kavramımız oldu; evet, ‘Gastronomik kimlik’, yerel ve ulusal kültürleri oluşturmaktadır. Dolayısıyla her gıd aüreticisinin bir gastro-kimlik taşıdığını aklından çıkarmamas ıda şarttır…
Gastronomi turizmi, turistlerin tekrar o bölgeyi ziyaret etmesi açısından çok mühim bir etkiye sahiptir. Tabii kaliteyi bulmuşsa.
Bu kalitenin içinde güzel sunum, güleryüz, temizlik, titizlik, lezzet hepsi var.
O destinasyonda turistlerin kendi ilgi alanlarına
özgü yiyeceklerle tanışması memnuniyet sağlamakta ve tekrar ziyaret
etme düşüncelerini oluşturmaktadır. İşi bilen birakç gastro-tur erbabı bile, gastronmi turizminin nasıl geliştiğini görmemizi sağlayacaktır…’
BALKAN TURİZM HABER AJANSI
Kaynak: BALKAN TURİZM HABER AJANSI
Editör: BALKAN TURİZM HABER AJANSI
Bu haber 206 defa okunmuştur.
Etiketler :
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER TURİZM Haberleri